Bir zamanlar üç oğlu olan yaşlı bir adam varmış. Adam ölüm döşeğinde olduğunu hissedince evlatlarını başına toplamış ve:
"Evlatlarım" demiş. Ben gayrı gidiciyim. Ölmeden malımı mülkümü aranızda paylaştırayım da sonra kavga etmeyesiniz. Adam böyle dedikten sonra mallarının yarısını büyük oğluna, üçte birini ortanca oğluna ve dokuzda birini de en küçük oğluna bıraktığını söylemiş.
Adam öldükten sonra çocuklar babalarından kalan mirası toplamışlar. Miras, 17 tane deveden ibaretmiş. 17 deveyi babalarının vasiyeti üzere bölüşmeye çalışmışlar. Bir türlü işin içinden çıkamayınca da babalarının en yakın arkadaşı olan bir ihtiyara gitmeyi kararlaştırmışlar. Adam:
"Ben fakirim biliyorsunuz" demiş. Sadece bir tane devem var. Madem siz bu develeri paylaşamadınız, benim devem de sizin olsun. Böylelikle 18 tane olan develerin 9 tanesini büyük oğlana, 6 tanesini ortanca oğlana, 2 tanesini de küçük oğlana vermiş. Geriye bir deve kalmış. O deveyi de yeniden kendisi almış.